Atriyal septal defekt (ASD), yani halk arasında bilinen adıyla "kalpte delik", kalbin kulakçıkları arasındaki duvarda (atriyal septum) bulunan bir açıklıktır. Bu durum, kirli kanın temiz kanla karışmasına ve kalbin sağ tarafındaki odacıkların ve akciğer atardamarının gereksiz yere fazla çalışmasına neden olabilir. Küçük ASD'ler genellikle belirti vermezken, büyük delikler zamanla ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, uygun teşhis ve tedavi büyük önem taşır.

Atriyal Septal Defekt ( ASD )

Kalbin sağ ve sol kulakçıklarını ayıran duvarda doğuştan delik bulunması durumuna atriyal septal defekt (ASD) denilmektedir. Atriyal septal defekt ( ASD ) durumunda sol kulakçıkta bulunan temiz kan sağ kulakçığa doğru geçiş yapar. Bu durumda sağ kalbin pompalaması gereken kan miktarı artar ve akciğerlere fazla kan gider. Akciğere aşırı miktarda kan dolduğu zaman akciğer atardamarında basınç yükselmesi olur. Bu durumda kalpte başka hastalıklar meydana gelir.

Atriyal Septal Defekt Nasıl Teşhis Edilir?

Atriyal septal defekt ( ASD ) hastalığı ile yıllarca belirti vermeden de yaşanabilir. Bu hastalığın çıkması kişinin herhangi bir nedenden dolayı hastaneye gitmesi ve muayene olması durumunda olur. Doktor kişiyi muayene ederken kalpte üfürüm ve diğer birtakım sesler duyabilir. Doktorun kesin tanı koyabilmesi için çeşitli testlere ve ekokardiyografi sonuçlarına bakması gerekmektedir. Oluşan açıklığın boyutunu anlamak için özel ekokardiyografi tekniği uygulanmalıdır.

Atriyal Septal Defekt Tedavisi Nasıl Olur?

Atriyal septal defekt ( ASD ) hastalığında tedavi şekilleri arasında cerrahi bir girişimle oluşan deliğin onarılması, yama yapılması ve ameliyatsız yani şemsiye yönteminin kullanılması bulunmaktadır. atriyal septal defekt ( ASD ) hastalığında eğer delik büyükse cerrahi yöntem kullanılır ve delik yamanır. Delik küçükse doğrudan dikilerek kapatılır. Atriyal septal defekt ( ASD ) hastalığının tedavisinde kullanılacak yöntem deliğin büyüklüğüne göre değişir. 

Atriyal Septal Defekt (ASD) Tedavisi: Geniş Bir Bakış

Atriyal septal defekt (ASD), yani halk arasında bilinen adıyla "kalpte delik", kalbin kulakçıkları arasındaki duvarda (atriyal septum) bulunan bir açıklıktır. Bu durum, kirli kanın temiz kanla karışmasına ve kalbin sağ tarafındaki odacıkların ve akciğer atardamarının gereksiz yere fazla çalışmasına neden olabilir. Küçük ASD'ler genellikle belirti vermezken, büyük delikler zamanla ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, uygun teşhis ve tedavi büyük önem taşır.

Ne Zaman Tedavi Gerekir?

Her ASD'nin tedavi edilmesi gerekmez. Küçük ve hemodinamik olarak önemsiz delikler, genellikle sadece düzenli takip gerektirir. Ancak, ASD'nin boyutu büyükse, kalpte büyüme ve fonksiyon bozukluğuna neden oluyorsa veya hastada belirtilere yol açıyorsa (nefes darlığı, çabuk yorulma, aritmi gibi), tedavi edilmesi önerilir.

Tedavi kararı, genellikle bir kardiyolog ve/veya kardiyovasküler cerrah tarafından hastanın yaşına, delik boyutuna, belirtilerin şiddetine ve kalpteki etkilerine bakılarak verilir.

Tedavi Yöntemleri

ASD tedavisinde iki temel yöntem bulunur: kateterizasyon yoluyla kapatma ve cerrahi operasyon.

1. Kateterizasyon Yoluyla Kapatma (Girişimsel Yöntem)

Bu yöntem, günümüzde en sık tercih edilen ve genellikle hastalar için daha az travmatik olan tedavi şeklidir. Cerrahi bir kesi gerektirmez ve kalpteki deliği kapatmak için özel bir cihaz (occluder) kullanılır.

İşlem Nasıl Yapılır?

  • Hastanın kasık bölgesindeki bir damardan ince, esnek bir tüp olan kateter ilerletilir.
  • Kateter, kalbe kadar ulaştırılır ve deliğin bulunduğu noktaya yönlendirilir.
  • Kateterin içinden, özel tasarlanmış, genellikle şemsiyeye benzeyen bir kapatma cihazı (occluder) serbest bırakılır.
  • Bu cihaz, deliğin iki tarafına yerleşerek açıklığı kapatır.
  • İşlem sırasında ekokardiyografi (kalp ultrasonu) ve floroskopi (X-ışını görüntülemesi) kullanılarak cihazın doğru konumda olduğu teyit edilir.

Bu işlem genellikle yaklaşık bir saat sürer ve hastalar birkaç gün içinde normal hayatlarına dönebilirler. İşlem sonrası kapatma cihazı, kalpteki dokuyla bütünleşerek kalıcı bir bariyer oluşturur. Bu yöntem, secundum tip ASD'ler için idealdir, ancak diğer ASD tipleri (primum veya sinüs venozus) için uygun olmayabilir.

2. Cerrahi Operasyon

Cerrahi kapatma, ASD tedavisinin klasik yöntemidir. Genellikle, kateterizasyon yönteminin uygun olmadığı durumlarda (delik kenarlarının yetersiz olması, deliğin büyük olması, diğer kalp problemlerinin eşlik etmesi gibi) tercih edilir.

İşlem Nasıl Yapılır?

  • Genel anestezi altında, göğüs kemiğinden bir kesi yapılır (sternotomi).
  • Kalbe erişim sağlandıktan sonra, hasta kalp-akciğer makinesine bağlanır. Bu makine, ameliyat sırasında kalbin durdurulmasına olanak tanır.
  • Cerrah, deliği kapatmak için sentetik bir yama (yama plastiği) kullanabilir veya deliği doğrudan dikişlerle kapatabilir.
  • İşlem tamamlandıktan sonra kalp tekrar çalıştırılır, hasta kalp-akciğer makinesinden ayrılır ve kesi kapatılır.

Ameliyat süreci kateterizasyona göre daha uzun ve iyileşme süreci daha yavaştır. Genellikle hastanede birkaç gün kalınması gerekir. Cerrahi operasyon, ASD'nin tipi veya boyutu ne olursa olsun etkili bir çözümdür ve özellikle primum tip veya sinüs venozus tip gibi karmaşık ASD'ler için standart tedavidir.

Tedavi Sonrası İzlem ve Yaşam

ASD tedavisi başarılı olduğunda, hastaların büyük bir çoğunluğu kalıcı bir iyileşme gösterir ve normal bir yaşam sürer. Tedavi sonrası, kalbin boyutunda ve fonksiyonlarında zamanla düzelme görülür.

İzlem Süreci:

  • Tedavi sonrası ilk dönemde düzenli doktor kontrolleri yapılır.
  • Kalbin iyileşme sürecini takip etmek için ekokardiyografi ve EKG gibi testler tekrarlanır.
  • Bazı durumlarda, kan pıhtılaşmasını önlemek için kısa süreli ilaç kullanımı gerekebilir.

Genellikle ASD tedavisi olan hastaların, özellikle çocukların, fiziksel aktivitelerinde herhangi bir kısıtlama olmaz. Ancak, tedavi tipi ve hastanın genel sağlık durumuna göre doktorun önerileri dikkate alınmalıdır. 

Sonuç

Atriyal septal defektin tedavisi, günümüzde oldukça güvenli ve etkili yöntemlerle gerçekleştirilmektedir. Hangi yöntemin en uygun olduğuna, delik tipi, boyutu ve hastanın genel durumu gibi birçok faktör göz önüne alınarak karar verilir. Erken teşhis ve doğru tedavi, ASD'li hastaların sağlıklı ve uzun bir yaşam sürmelerini sağlar.

Bu bilgilendirici makale, sadece genel bir rehber niteliğindedir. Kesin teşhis ve tedavi planı için mutlaka bir kardiyoloji uzmanına başvurulması gerektiğini unutmayın.

Yorum yok

Yorumunuzu yazın

Şişeye yanıt Some User